TIB Molbiol, yeni ortaya çıkan bulaşıcı hastalıklar için hızlı tanı çözümleri geliştirme alanındaki başarısını, COVID-19 pandemisi sırasında güçlü bir şekilde kanıtlamış bulunuyor. TIB Molbiol Group'un satın alınması, Roche’un SARSCoV2 varyantlarının tanımlanması gibi bulaşıcı hastalıklar alanındaki mevcut moleküler tanı çözümleri portföyünü daha da geliştirecek. TIB Molbiol’ün 45’in üzerinde CE-IVD testinden ve 100’den fazla araştırma kullanım testinden oluşan kapsamlı bir portföyü bulunuyor.
İki şirket SARS, şarbon, kuş gribi virüsü H5N1, MERS, yeni grip virüsü H1N1, Ebola virüsü, Zika virüsü ve son olarak SARS-CoV-2 virüsü ve çeşitleri gibi biyolojik tehditler de dahil olmak üzere kritik sağlık ihtiyaçlarına hızla çözüm üretmek için 20 yılı aşkın bir süredir işbirliği yapıyor.
Roche Diagnostics CEO’su Thomas Schinecker konu hakkında şu açıklamada bulundu: “Bu satın alma, mevcut patojenlere yönelik test portföyümüzü genişletmemizi ve yeni ortaya çıkan patojenlere ve potansiyel sağlık tehditlerine karşı daha iyi çözümler geliştirmemizi sağlayacak. İşbirliğimiz kapsamındaki büyük bir başarı da yeni korona virüsün ilk kez dizilenmesinden yalnızca birkaç gün sonra, Ocak 2020’de kullanıma sunduğumuz, yalnızca araştırma amaçlı kullanılan ilk SARSCoV2 tanı testiydi. Birlikte, sağlık alanındaki maliyetleri azaltan yenilikçi tanı çözümleriyle hasta sonuçlarını daha da iyileştirebiliriz.”
TIB Molbiol CEO’su ve kurucusu Olfert Landt, “Roche Grubu’na katıldığımız için çok mutluyuz. Yirmi yıldır işbirliği yapıyoruz ve moleküler tanı sektöründeki yeniliklere birlikte öncülük ediyoruz. Roche Diagnostik’in güçlü ağına katkıda bulunmayı sabırsızlıkla bekliyoruz” dedi.